21 Mayıs 2007 Pazartesi

BİR BAŞKADIR MEMLEKET...

Hafta sonu annemle birlikte, onun arkadaşlarından oluşan bir altın gününe gittim. Oldukça eğlenceliydi, işin en eğlenceli yanı da ev sahibinin, aynı zamanda eşimin hemşehrisi olmasıydı. Yani Aydın'lı. Tabi, muhabbet dönüp dolaşıp sevgili şehrimiz Aydın'ın yemeklerine geldi. Gülşen abla, ballandıra ballandıra anlattı. E tabi bir de bunun yanında Aydın'ın zeytini, peyniri, zeytinyağlı kızartmaları, poğaçası ve en önemlisi de ünlü kalburabastı tatlısından oluşan muazzam da bir sofra hazırlamıştı bizim için. Eşim duyunca neler yediğimizi, memleket özlemi arttı ve kalburabastı istedi benden. Ben de Gülşen ablamdan aldım hemen tarifini. Gerçekten de çok güzel yapmıştı. Ellerine sağlık...Yarın tatlının tarifini vereceğim sizler için.
Benim eşim tam bir Aydın fanatiği. Ona göre oranın her şeyi lezzetli, her şeyi güzel.Ben de onun memleket özlemini biraz da olsun hafifletmek için elimden geleni yapıyorum. En azından özlediği tatları yapmaya gayret ediyorum.Çünkü çok iyi öğrendim ki, memleket başka bir şeydir, sokağa çıktığında tanıdığın insanları görmek, aynı dili konuştuğun(tabi bir de aydınca vardır ki, çok iyi konuşanların yanında ben hiç bir şey anlamam, ama çok tatlı bir ağızdır), benzer geçmişlere sahip olduğun insanları görmek başka şeydir...
Üstelik memleketlerimizden bizi koparan şartlar, altın kafese de koymuyorlar. Kısacası bir başkadır memleket de memleket sevdası da...